Ahmetler Köyü - ketirden görünüşü |
![]() |
Ahmetler Yaylası - Aldürbe'de koyunlar |
![]() |
Akdağ'daki obalarda her evin önünde böyle birer çeşme (!) vardır.Ahmetler'i tanıtan bu yazı ilk kez Manavgatlı Arıcı blogsitesinde yayınlanmıştı.
|

Balıkladan karşıya dikkatlice bakınca ince beyaz bir çizgi gibi uzanıp giden Ahmetler yolunun sağ tarafındakayaların makilerin arasında uçurumlarla oluşmuş köşeli S şeklinde bir çöküntü görünür. Bu çöküntü Kapuz çayının yatağını yani Kapuz Kanyonu'nu oluşturur. Kapuz kanyonu,çok dik uçurumlardan oluşmuştur. Uçurumların yüksekliği bazı yerlerde 300 m. yi bulur ve duvar gibi dik iner. Irmak yatağında yazları sular azalır.; hatta kurur. Buna rağmen ırmak yatağından geçmek ekipmansı imkansızdır. Bu özelliği Kapuz Kanyonu'nun çekiciliğini artırmakta ve bazı turizm şirketleri burada yürüyüş ve tırmanma turları düzenlemektedir.

Foto: Franz Lindenmayr
Yolumuza devam edip Akyol denilen yere gelince kuzeybatıya bir yol sapar. O yol sizi Ahmetlere götürecektir.
.
KÖPRÜ AYAĞI
Akyoldan kuzeye sapıp Ahmetler yoluna giriyoruz. Aşağı ırmağa inince bizi beton köprü ve kapuz çayı karşılar. Köprünün az yukarısında Kapuz kanyonu başlar. Buraya köprü ayağı denir. Köprü ayağı çocukların yüzme öğrendiği, ulu çınar ağaçlarının gölgelediği bir dinlenme, eğlenme ve piknik yeridir. Eskiden Ahmetlerli çocukların yüzmeye geldiği, balık tuttuğu, balıkları közde kebap yaptığı çok ziyaret edilen bir yerdi. Köprü ayağı denmesinin nedeni, aşağıdaki beton köprü daha yokken kış mevsiminde ırmak taşınca köprü, buradaki doğal kayaların üzerine kurulurdu. Yani köprünün ayakları orada hazırdı. Bu kayalar üzerine yeteri kadar uzun olan iki ya da üç çam ağacı uzatılır, ağaçların üzerine de yassı taşlar döşenerek köprü tamamlanırdı. Bu taşlar üzerinden insanlar, keçiler, koyunlar bir cambaz gibi aşağıdaki köpüklü sulara bakarak geçerdi. Büyükbaş hayvanlar ırmaktan suyun içinden geçmek zorundaydı. Sular çok taşkın olunca geçemezler suların çekilmesini beklerlerdi. Ve bu köprüleri arda bir büyük taşkınlar alır gider, köprü daha eskimeden yenilenmesi gerekirdi.
.............................................................
KORAMŞA (HÜRREMŞAH)
Koramşadaki döllüklerden biri. (İbrahim Kara'nın döllüğü) Solda insanların kaldığı ev. Sağda davarların kaldığı kapalı dam. Önde davarların beslendiği yemlikler.
Ayrıca köyümüzdeki arıcılık yapan arıcılarımız da arılarını çoğunlukla bu bölgede kışlatmaktadırlar. Burada bulunan yukarı çeşme bu hayvanların ve insanların su ihtiyacını karşılamaktadır.
Döllük sahibi hayvancılıkla uğraşan ve bağ bahçe sahibi köylülerimiz buraya kışlık ev yapmaktadırlar. Su ihtiyaçları yol boyunca demir borularla köy civarından getirilmiştir. Evlere elektrik alma konusu da gündemdedir. Döllüklerin az yukarısında mermer – taş ocağı da açılmış ama sonradan bırakılmıştır. Taş ocağını geçince Cipcikli denilen yere geliriz. Burada bir çeşme ve dinlenme yeri vardır. Çeşmeniz az yukarısında yol kenarında köylülerin pekmezde kullandıkları ak toprak ocağını da görmek mümkün.
........................................................

Benim çocukluğumda Delik Kaya Başı'nın, İnaltı'nın insan ayağı varmayan, insan eli değmeyen inlerinde bu kartalların çok yuvası olurdu.


......................................................................

Ahmetler Köyü İlkokulu
Atalarımız ne demiş,
"Mart dokuzu,
"Mart dokuzu,
Alır gider kart öküzü."
Demek ki var bir bildikleri. Mart ayı kıştan çıkıp bahara geçiş dönemi olduğundan ne ile karşılaşacağımız pek belli olmuyor. Yine atalarımız
"Mart kapıdan baktırır,
Kazma kürek yaktırır.
Kazma kürek yaktırır.
Demişler. Dedikleri çıkıyor.
.................................................................................
AHMETLER MAĞARASI (İN)
AHMETLER MAĞARASI (İN)

Burası inin yani Ahmetler mağarasının girişi. Bu giriş kısmı yazları çok serin olur. Aşağıda mağaraiçinde yalaklarda birikmiş buz gibi soğuk su da bulunur. Yazın sıcak günlerinde yakın evlerin kadınları ekmeklerini onun için burada eylerlerdi herhalde.




.......................................................................................
AHMETLER KANYONU
Ahmetler kanyonuna yöresel ağızda kapuz denmektedir. Kanyon Karpuz Çayı üzerinde bulunmaktadır.Ahmetler ve Güçlüköy, Gençler köyleri sınırındadır. Kanyon 3.5 km. uzunluğundadır ve yüksekliği 400 m. yi bulan dik kayalıklardan oluşmaktadır. Çoğu yerinde dağ keçileri ve sincaplardan başka canlı gezemez. Kanyon tabanında kışın sular taşar yazın ise yok denecek kadar azalır. Kanyonun alt kısımlarında turistik kano gezileri yapılmaktadır. Yukarı kısımlarında ise tırmanma ve yürüyüş gezileri yapılıyor
Kanyon girişinde eskiden kullanılmış un değirmenleri yıkıntıları da görülmektedir.Dik kayalıkların rahat görülebildiği yerlerden biri de Gözetbaşı'dır. Gözetbaşı aşağısında Çevlik tabanında akarsuya ulaşılabilmektedir.
GÖZET ALTI - ÇEVLİKAhmetler kanyonuna yöresel ağızda kapuz denmektedir. Kanyon Karpuz Çayı üzerinde bulunmaktadır.Ahmetler ve Güçlüköy, Gençler köyleri sınırındadır. Kanyon 3.5 km. uzunluğundadır ve yüksekliği 400 m. yi bulan dik kayalıklardan oluşmaktadır. Çoğu yerinde dağ keçileri ve sincaplardan başka canlı gezemez. Kanyon tabanında kışın sular taşar yazın ise yok denecek kadar azalır. Kanyonun alt kısımlarında turistik kano gezileri yapılmaktadır. Yukarı kısımlarında ise tırmanma ve yürüyüş gezileri yapılıyor
Kanyon girişinde eskiden kullanılmış un değirmenleri yıkıntıları da görülmektedir.Dik kayalıkların rahat görülebildiği yerlerden biri de Gözetbaşı'dır. Gözetbaşı aşağısında Çevlik tabanında akarsuya ulaşılabilmektedir.
![]() |
Ahmetler Kanyonunun uzaydan görünüşü. Kırmızı çizgi Kanyonun başlama ve bitme uçlarını göstermektedir. |
![]() |
Kanyonun girişindeki değirmen yerleri |
![]() |
Kanyonun alt ucundaki turistik işletmenin levhası. |
Çevlik, hertarafı çevrili yer anlamındadır. Dar bir koridor gibi uzanıp giden Kapuz Kanyonu'nun bu bölümü, biraz genişlemiş; canlıların Kapuz Çayı'na inmesine geçit vermiştir. Her tarafı uçurumlarla çevrili olan bu geçidin bir girişi vardır; o da Gözetbaşı'nın altındadır.
Kapuz Irmağı üzerindeki kanyonda bazı tur düzenleyicileri turları düzenlediler. Çevlik kanyonun tabanındaki akarsuya erişmek için bir kapı gibidir. Adından da anlaşılacağı üzere geniş bir alanın kenarları kayalarla, uçurumlarla çevrilmiş, bu alana girilebilecek bir kapı var. O da ortası delinmiş bir kayadan geçiyor. Eskiden Pantır Emmi davar sürüsünü kışın Çevlik’e sürer, kapısını da pekitir, köye evine çıkar gelirdi. Sonraları üç-beş davarı olanlar da güdemeyecekleri davarları Çevlik’e sürüverir, uzun süre bakmazdı. Bir sene adam görmeyen davarlar bazen yabanileşir, insan görünce kaçar, yakalamakta zorluk çekilirdi.
...................................................
HEBİLBEY KÖYÜ
"Sana derim sana Anavarza Kalesi Sana konup göçenlerin nicoldu" Dadaloğlu
Ahmetler Köyü’nün takriben 3 km batısında bir ören yeri var. Çocukluğumda gördüğüm yüksek duvarlar kaçak define arayıcıları tarafından yıkılmış. Ören yerinin girişinde kitabeler vardı. Eski roma yazısıyla taşlara oyulmuş yazılar vardı. Şimdi yerinde yeller esiyor. Kale batı tarafı uçurumlarla çevrilmiş olan dikdörtgen biçiminde bir tepe üzerine kurulmuş. Kalenin batı tarafı yüksek kayalıklarla çevrilmiş, diğer kenarları kalın surlarla. Bu hala kalıntıları olan kalın duvarlardan anlaşılmaktadır. Kalenin su ihyacı olasılıkla 5 km uzakta bulunan Çevlik denilen yerdeki suyun kanallarla şehre getirilmesiyle karşılanmıştır. Ancak bir kuşatma durumunda su kale içindeki sarnıçlardan karşılanmış olsa gerek. Kale içinde kayalardan oyulmuş çok miktarda daire ve kare şeklinde yerler vardır. Kale kireç taşından oluşmuş büyük kaya kitleleri üzerine kurulmuş. Bu büyük kaya kitlelerinin kimisine sarnıçlar oyulmuş. Kimisi kare şeklinde bütün kayalardan oluşan şimdiki oturduğumuz odalara benzeyen mekânlar… Düşünün: 3 - 4 metre kenarı olan iki ya da üç kenarı kaya içine oyulmuş odalar… Bu odalar acaba barınak olarak mı kullanıldı yoksa onlar da sarnıç mıydı? Bu taş içine oyulmuş oda duvarlarının kenarlarında meyilli bir şekilde oyulmuş kanallar bulunuyor. Bu kanallar acaba yağmur sularını sarnıçlara taşımak için mi oyulmuştu, yoksa başka bir işlevi mi vardı? Sonra bu odalar önünde basamak basamak kaya içine oyulmuş merdivenler… Daha buna benzer bir sürü soru… Hebilbey kapalı bir kutu. Bu Hebilbey adı nerden geliyor. Kale Yunanlılardan mı kalmış yoksa Romalılardan mı? Ören yerleri ile ilgilenen yetkililerimizin buradan haberi olmadığını sanıyorum. Benin çocukluğumda var olan bazı kitabeler ve taşlara oyulmuş yazılar şimdi yok. Benim çocukluğumda buradan taşınan taşlarla köy çeşmelerinin duvarları yapılmıştı. Kaçak define arayıcıları neler götürdü kimse bilmiyor. Bu ata mirası ören yeri yakında kaybolursa şaşmayalım. Köylülerimizin de yetkililerimizin de kaybolunca yerine gelmeyecek olan bu ulusal servetimize sahip çıkması gerekmektedir.




.....................................................................
AHMETLER YAYLASI
Ahmetler köyünde hayvancılık yapan ve arı taşıyan köylülerimiz her sene yaylaya çıkmaktadırlar. Yazın köyün veya Manavgat'ın sıcağından kaçan bazı insanlarımız da yaylaya gelip kalmaktadırlar. Ayrıca bir gün Antalya, Manavgat ve Ahmetler'deki köylülerimiz yaylaya gelip yayla şenlikleri yapmaktadırlar.
AHMETLER YAYLASI
Ahmetler köyünde hayvancılık yapan ve arı taşıyan köylülerimiz her sene yaylaya çıkmaktadırlar. Yazın köyün veya Manavgat'ın sıcağından kaçan bazı insanlarımız da yaylaya gelip kalmaktadırlar. Ayrıca bir gün Antalya, Manavgat ve Ahmetler'deki köylülerimiz yaylaya gelip yayla şenlikleri yapmaktadırlar.
![]() |
Yaz aylarında Ahmetler yaylası böyle görünür. |
![]() |
Nisan ayında yaylaya çıkarsanız sizi böyle güzel bir görüntü karşılayabilir. Yayla sanki beyaz bir gelinlik giymiştir. |
![]() |
Nisan Mayıs aylarında yurdumuzda nesli az bulunan kardelen çiçekleri açar. |
![]() |
Mayıs ayı gelince Ahmetler Yaylası beyaz gelinliğini çıkarıp yeşiller giyinir. |
![]() |
Çakılbaşından Aldürbe ve Akkuyubucağının görünüşü. |
![]() |
Aldürbe, Akkuyu, Kuyu, İmalı, Çırlavık... İlkbaharda ilk çıkınca hayvan besleyenlerin konakladığı oba yerleri. |
![]() |
Daha çok arıcıların ve Manavgatta çalışanların konakladığı yer: Akkuyubucağı |
Yaz aylarında Manavgat ve Antalya'da yaşayan köylülerimiz de yaylaya çıkarak oraları elliklerler. Bu günlük ziyareti "Yayla Şenliği" olarak adlandırıyoruz. |
Aldürbe, Ortataş dibindeki arı kovanları ve bir arıcımız. |
![]() |
Ahmetler yaylasında oba yerleri ve yer adları
...............................................................................................................
GEÇMİŞİN AYAK İZLERİ |
Bu bölümde daha önce yaşanmış bazı çalışmaları ve görüntüleri görelim

Köyümüzün şimdiki camiden önceki camii yıkılıp şimdiki cami yapıldı.



Eskiden taşıtlarımızın çoğu böyleydi. Şimdi onların yerini modern taşıtlar alıyor.
